İstanbul, kozmopolit ve hareketli gece hayatıyla her zaman dikkat çeker. Ancak son yıllarda Şişli, “farklı” arayışlar içinde olanları kendine çekmeyi başaran, yeni bir solukla canlanan semtlerden biri haline gelmiş durumda. Burada, sıradan barların ve kafelerin ötesinde, travesti bireylerin sahne aldığı ve kendilerini özgürce ifade ettiği renkli bir atmosfer ön plana çıkıyor. İşte Şişli travesti sahnesini yakından keşfetmek isteyenler için ufak bir rehber ve tecrübe paylaşımı.
Şişli’nin kalbinde, ara sokaklara gizlenmiş ama kalabalıkları içine çekmeyi bilen pek çok mekân bulunuyor. Günün yorgunluğunu atmak için girdiğiniz bir bardan, hiç beklemediğiniz bir anda yüksekte yankılanan kahkahalar ve enerjik müzik eşliğinde bir şov başlayabiliyor. Sahneye çıkan performans sanatçıları, sadece estetik görünüşleriyle değil; aynı zamanda dansları, şarkıları ve seyirciyle kurdukları içten iletişimleriyle de fark yaratıyor. Geleneksel sahne performanslarından drag şovlara, disko ritimlerinden pop müziğe kadar oldukça geniş bir yelpazede eğlence seçenekleri mevcut.
Bu dünyaya ilk kez adım atan biriyseniz, başlarda biraz heyecan duyabilirsiniz. Fakat Şişli’deki travesti mekânlarının en iyi özelliklerinden biri, yeni gelenleri samimiyetle karşılaması ve kaynaştırmasıdır. Kimseyi yargılamadan, herkesin bir köşede kendini rahatça ifade edebildiği bir özgürlük alanı yaratılmış adeta. Eğer sosyal medyada gördüğünüz “farklılık” temalı gösterilere özendiyseniz ama çekingenliğiniz yüzünden kapıdan dönmek üzereyseniz, Şişli’deki dost canlısı ortam sizi cesaretlendirir. Birçok kişi, “Ben buraya sadece meraktan geldim,” dese bile, kısa süre içinde kendilerini dans pistinde bulur.
Sahnede izlediğiniz performanslar ise pek çok açıdan ilham vericidir. Kostümlerden makyaj tekniklerine, koreografiden ışık şovlarına kadar ciddi bir emek ve yaratıcılık söz konusudur. Kimi zaman Batı müziğinin hızlı ritimlerine kapılırsınız, kimi zaman da Türkçe popun sevilen şarkıları eşliğinde sabaha dek dans edersiniz. Bu eğlencenin arka planında, hayatın farklı zorluklarını yaşayan ancak yine de inatla hayata tutunan travesti bireylerin kendi hikâyeleri yatar. Yeri geldiğinde, o sahne onlar için hem bir sanat sahnesi hem de bir dayanışma mecrası hâline gelir.
Şişli travesti sahnesinin yenilikçi yanı, sadece gece kulübü eğlencesiyle sınırlı olmamasıdır. Bazı mekânlar, akşamüzeri başlayan etkinlikler düzenleyerek dans dersleri, makyaj atölyeleri ve küçük söyleşiler gibi aktiviteler de sunuyor. Dolayısıyla buraya gelenlerin büyük kısmı sadece “kafa dağıtmak” isteyen kitleden ibaret değil; aynı zamanda bu kültürü daha derinden tanımak isteyen, önyargılarını kırmaya çalışan veya yaratıcı bir ortamın parçası olmak için hevesli bireylerden oluşuyor.
Unutulmaması gereken bir nokta da, bu sahnenin herkes için bir “nefes alanı” anlamı taşıdığıdır. Hayatın yorucu temposundan sıyrılmak, kendiniz gibi hissedebileceğiniz ve kimliğinizi dilediğinizce ifade edebileceğiniz bir ortama dâhil olmak her zaman kolay değil. Ancak Şişli’deki travesti dünyası, sıcak kanlılığıyla ve misafirperverliğiyle kalıpları yıkma potansiyeline sahip. İnsanlarla içten bir sohbete dalmak, onlardan yeni yaşam hikâyeleri dinlemek ve belki de kendi hayatınıza dair farklı farkındalıklar kazanmak mümkün.
Eğer siz de İstanbul’un klasik gece hayatından sıkıldıysanız ve “yeni” ile “renkli” sözcüklerini aynı cümlede duymaktan hoşlanıyorsanız, Şişli travesti sahnesi keşfedilmeyi bekliyor. Bu sahnede sadece danslar ve şovlar bulmayacak, aynı zamanda birbirinden çeşitli hikâyelere, dostluklara ve belki de kendinizle ilgili sürpriz keşiflere rastlayacaksınız. Müzik, kahkaha ve ilhamla dolu bir gece geçirmek için Şişli’nin sokaklarına adım atın; İstanbul’un bu yeni soluklu eğlence dünyası size kapılarını açmaktan mutluluk duyacaktır.
Soru (S): Merhaba Ceren, öncelikle röportaj teklifimizi kabul ettiğin için teşekkür ederiz. Okuyucularımız seni biraz tanıyabilir mi? Sahneye nasıl adım attın?
Ceren (C): Merhaba! Asıl ben teşekkür ederim bana bu fırsatı verdiğiniz için. Aslında sahne hikâyem oldukça spontane başladı. Küçüklüğümden beri hep müzikle ve dansla iç içeydim. O enerjimi arkadaşlarım fark etti ve bana “Neden bir sahne şovu yapmıyorsun?” diye sormaya başladılar. İlk başta çekingen davrandım, ancak cesaretimi topladım ve bir gece kulübünde ufak bir denemeyle başladım. Sonra baktım ki hem ben çok keyif alıyorum hem de izleyenler çok eğleniyor, öylece sahneye adım atmış oldum.
S: Şişli’yi diğer semtlerden ayıran özellikler neler? Burada sahne almanın avantajları veya zorlukları var mı?
C: Şişli, İstanbul’un en kozmopolit semtlerinden biri. Farklı kültürlerden, hayat tarzlarından insanları bir arada barındırıyor. Bu çeşitlilik, sahneye de yansıyor. İzleyicilerin bakış açısı daha geniş, farklılıklara karşı daha açıklar. Bu benim için büyük bir özgürlük alanı yaratıyor. Elbette zorluklar da var. Toplumsal önyargılar tam anlamıyla bitmiş değil. Bazen sahneye çıktığım mekânın çevresinden önyargılı bakışlar hissedebiliyorsunuz. Ama genel olarak, Şişli’nin yeniliklere açık yapısı sayesinde rahatça performans sergileme imkânı buluyorum.
S: Sahne alırken hangi tür performanslar yapıyorsun? Sadece dans mı, yoksa başka gösteriler de var mı?
C: Performansım çok yönlü aslında. Sahneye tek bir tarzı sığdırmak istemiyorum. Kimi zaman drag konseptli bir müzikal şov çıkarıyorum, kimi zaman da oryantal ya da pop şarkılarıyla dans ediyorum. Hatta arada şarkı da söylüyorum. Birkaç kere stand-up benzeri komedi performanslarına da dâhil oldum. Sahne benim için kendimi ifade etmenin, aynı zamanda eğlence sunmanın bir yolu. Renkli kostümlerden ihtişamlı makyajlara kadar her detayı özenle hazırlıyorum.
S: Peki, sahne arkasında nasıl bir süreç yaşanıyor? İşin mutfağında neler oluyor?
C: Sahnenin arka planı bazen sahnedekinden bile hareketli oluyor. Kostüm provaları, makyaj, koreografi hazırlığı… Her bir gösteri için en az birkaç gün önceden plan yapıyorum. Hangi şarkıların çalacağını, dansın akışını, sahne geçişlerini belirliyoruz. Teknik ekiple ses ve ışık ayarlarını defalarca test ediyoruz. Her zaman aksiliklere karşı bir B planım da oluyor. Mesela bir keresinde müzik aniden kesilmişti, ben de doğaçlama olarak izleyicilerle şakalaştım ve devam ettim. Sahne arkasında gerçekten yoğun bir emek var.
S: Şişli travesti sahnesine gelen kitleyi nasıl tanımlarsın? Nasıl tepkiler alıyorsun?
C: Kitle çok karışık. Hem meraklı izleyiciler geliyor hem de düzenli müdavimlerimiz var. Şişli, sosyal anlamda epey canlı bir yer. Gençler, farklı kültürlerden insanlar, hatta turistler bile uğruyor. Genelde çok olumlu tepkiler alıyorum; çoğu kişi sahnenin enerjisinden ve pozitif havasından etkilendiğini söylüyor. Hatta bazıları, ilk defa böyle bir gösteri izlediklerini ama çok keyif aldıklarını dile getiriyorlar. Tabii bazen alışık olmayanlar da oluyor, ama çoğunlukla o atmosferdeki samimiyeti hissedip onlardan da sıcak geri dönüşler alıyorum.
S: Sahnede olduğun kadar, günlük hayatta da dikkat çeken birisin. Toplumsal tepkiler seni nasıl etkiliyor?
C: Gündelik hayatta tabii ki herkes aynı anlayışa sahip değil. Zaman zaman önyargılarla veya kaba tavırlarla karşılaşabiliyorum. Ama ben hep açık ve net olmaya çalışıyorum. Bu şehirde birçok farklı kimlik bir arada yaşıyor; saygı ve hoşgörü göstermek herkes için gerekli. Neyse ki, son yıllarda toplumda bu konuda daha çok farkındalık oluşmaya başladı. Eskisine kıyasla daha az sorun yaşadığımı söyleyebilirim. Yine de, özellikle sosyal medyada hakaret veya dışlama gördüğümde moralim bozulmuyor diyemem. Ancak sahne benim için bir tür terapi. Orada kendimi özgür, güçlü ve olduğu gibi kabul edilmiş hissediyorum.
S: Gelecekle ilgili planların veya hayallerin neler?
C: Şişli’deki gösterilerimi daha fazla çeşitlendirmek, belki de bir kabare formatına taşımak istiyorum. Bir dönem kendi “mini müzikal” tarzımda bir proje yapmayı düşündüm. Eğer destek bulabilirsem, birkaç başka arkadaşla birlikte daha büyük bir sahnede ortak bir gösteri düzenlemeyi amaçlıyorum. Ayrıca, genç performans sanatçılarına daha fazla imkân sunabileceğimiz bir platform yaratmak da hayalim. Çünkü ben bu yola çıktığımda yeterince rehberim yoktu; şimdi, sahneye adım atmak isteyen ama çekingen davranan yetenekli insanlara dokunabilmek istiyorum.
S: Son olarak, Şişli travesti sahnesini merak edenlere veya ilk kez tecrübe edecek olanlara ne söylemek istersin?
C: Korkmasınlar ve merak duygularının peşinden gitsinler. Herhangi bir önyargıları varsa, kapının dışında bırakıp içeriye öyle girsinler. Görecekleri şey; müzik, dans ve samimiyetle harmanlanmış, oldukça renkli ve keyifli bir deneyim. Buraya gelenler, hem eğleniyor hem de farklı hayatlara dair yeni bakış açıları kazanıyorlar. Herkesin olduğu gibi kabul edildiği, ötekileştirmenin olmadığı bir ortamla karşılaşacaksınız. Bu deneyim belki ufkunuzu genişletecek, belki de hayatınıza dair yeni ilhamlar katacak.
Önemli Dip Not: Ceren’in anlattıkları, Şişli travesti sahnesinin yalnızca bir gece hayatı etkinliği değil, aynı zamanda özgüven, sanat ve dayanışma platformu olduğunu gözler önüne seriyor. İstanbul gibi büyük bir şehrin ortasında, herkesin kendini özgürce ifade edebildiği bu dünya, çoğu kişiye ilham vermeye devam ediyor. Kendinizi yeni deneyimlere açmayı düşünüyorsanız, Şişli sokaklarında “yeni bir soluk” bulacağınızdan emin olabilirsiniz.